10 Ocak 2014 Cuma

Cumalar Hayır, Ömürler Nur Dola...






 Gözünü açıyorsun "doğdu" diyorlar,
 Gözünü kapıyorsun "öldü" diyorlar.
 Bu gözkırpışa "ömür"diyorlar...
                                 RUMİ

Madem bir gözkırpışın an'ı kadar yaşıyorum, bu an'ı hissederek ve an'dığımda tebessüm ederek yaşamalıyım, yaşatmalıyım. Başta kendim daha sonrada hayatımı güzelletirebilmek adına... Sürekli bir an'ı yaşa, an'ı yakala halleri, mottoları dolanıyor etrafta... Napsamda  o an'da kalırım?? öyle ya; demek ki büyük sır, bütünsel şey bu!  günümüz zamanında. Hiç bir şeyi kafaya takma! demek boş bir laftan öte değil.Görmezden gelme hali daha tehlikeli bir algı bence. Aldığın nefes var oldukça, zihnin de sürekli akacak ve bu akış hayattaki "an" dediğimiz hadiseyi yönetecek...

Güne başlarken mutlu kalkarım yataktan :) Geceyi nasıl sonlandırdığımın, neden erken yada geç kalktım değil! Çok şükür bugünüde gördüm, diye.. Önce beni yaratana, daha sonra yarattıklarına "günaydın" derim. Delilikse delilik. Beni mutlu ediyor bu durum. İşime yürüyerek gittiğim için, dolmuş yada otöbüse binmiyorum. Ancak karşılaştığım herkese gülümsemeyi ihmal etmiyorum. Sıkça karşılatığım insanlara "merhaba" demekten erinmiyorum.Tanımamın bi önemi yok. Nasılsa bi'alemde birlikte var olmadık mı?? O ben, Ben o değil miyim. Öyle ya, bu benim günüme yansırken, onunda güne iyi başlamasına küçücük bir bahane oluyor... Biri bana gülümseyince bu benim kelebeklerime kanat çırpış oluyor çünkü, bencillik yapıyor bile olabilim :)Unutma! gülümseme, bulaşıcıdır. :)
Hayatın yükü dediğin şey; zaman zaman cidden yük olsada, bunu yük eden aynı zamanın içinde biz de olabiliyoruz. Basit ve küçük şeyler;  elektrik, kira su fatıramı ödemez evet biliyorum. Ancak bu faturalarımı ödeyecek gücün "ben!" olduğunu "ben'de" olduğunu hatırlatıyor...
Gülümsemenin getirdiği his, enerjime ve bakış açımada yansıyor. Açı değişince şartlarda değişiyor.

 Hala gülümsemenin basit olduğunu an'da kalmanın zor olduğunu düşünüyorsun! Tamam küçük bir deney yapalım; içinde bulunduğun koşuldasın, şimdi! Etrafına bak neler var, kimler var? Şartlardan memnun olma yada olmama hali değil, olduğun şartı görebilme ve kabul etme hali bu ...

 Etrafında olan biten iki türlü yaklaş şimdide... Bak! ve Gör! 

Bu deneyime bende sana eşlik ediyorum.Ben tatilde olduğum için ailemin yanımdayım şu an'da.Televizyonda bir dizi bakıyolar, bende bir kulağımda "mercan dede'mi" dinliyorum bir kulağımdan da, anne-babam sohbet ediyor onları. İtiraf ediyorum ki konu benim hiç içimi açan bir mesele değil, bize borç takan kiracımızın yaptıkları hakkında konuşuluyor. Tepkileri gergin ve de öfkeli... İnsanız öyle değilmi?? Polyannacılık oynarken realiteyide elden bırakmamalı... ;)Sohbet derinleşiyor ve tansiyon gel-gitli...Televizyonda şimdi reklam girdi diziye; piliç reklamı;  küçük bir çocuk çıktı televizyonda "-ee bu da bitti!" diyo şaşkın şaşkın."-Anne baksana şuna? diyorum" sonra dönüp bakıyor ve herkes konudan çıkıp kahkalar ve maşallahlarla veleti seviyoruz ekranın ardından.:) 
Sonrada "Amaaan çok şükür buda bir sınav ve bundan da öğrenicek şey var, güzellikler gibi olumsuz deneyimlerde yaşayacağız ki; köklerimiz derin, bağlarımız güçlü olsun!Bunu da yaşıyacakmışız, madem değiştiremiyoruz olanları, o vakit yapabileceklerimize bakalım ve birbirimize destek olalım " diyor annem...
Malumu sarmaşmalar kucaklaşmalar... Bizim ailede sarışmalar sevişmeler çoktur. Şanslı biriyim çok şükür =))
Sarılmanın da etkisiyle bütün negatif enerji dağılıyor ve bu olanları yaşattığı için kiracıya minnet bile duyabiiyoruz zaman zaman...
Benim an'lık deneyimim bu.Bu; gör'düğüm hali...

Konuya birde bu tarafından bakıyorum, şimdi de sadece bak'tığım ve geç'tiğim hali...

 Ben tatilde olduğum için ailemin yanımdayım şu an'da.Televizyonda bir dizi bakıyolar, bende bir kulağımda "mercan dede'mi" dinliyorum bir kulağımdan da anne-babam sohbet ediyor onları. İtiraf ediyorum ki konu benim hiç içimi açan bir mesele değil, bize borç takan kiracımızın yaptıkları hakkında konuşuluyor. Tepkileri gergin ve de öfkeli... İnsanız öyle değilmi?? Polyannacılık oynarken realiteyide elden bırakmamalı...;) Sohbet derinleşiyor ve tansiyon gel-gitli...Televizyonda şimdi reklam girdi diziye; piliç reklamı;  küçük bir çocuk çıktı televizyonda "-ee bu da bitti!" diyo şaşkın şaşkın. "-Anne baksana şuna? diyorum" beni duymuyolar bile  öyle dalmışlar ki!...Benim dışımda kimse  farketmiyo ve annem mutfağa babamda dışarı çıkıyo. Kiracıdan alınamayan hırs etraftan alınıyo ve bir süre sonra kırılnın bardak değilde sevdiğin kalbi olduğu fark ediliyor ve pişmanlıklar... ve sadece yaşamışlık hali...

nasıl geçti habersiz o güzelim yıllarım... melodisi kulakarda nağme..

Benim deney'imim, an'da kalma haline baktığım açı bu.Senin içinde bulunduğun   durumdan iyi yada kötü bilemiyorum. Ama küçük nüansları kaçırmayalalım, en azından bizim elimizde olanlar için...

Şimdi kalk yerinden! önce aynadakine gülümse, sev onu dolu dolu, kucak kucak .... Ohhh misss:)) Enerjiyi burdan hissettim kiii:)) Şimdi bi'gülücük bana,  bi'tanede gökyüzüne. Yaratanı unutmamalı! adı ,yolu değil yolun sonunda ki yaratanı, var edni.. Hep olanı, hiç olmayanı. Artık sıradaki gülücüğün istediğine gelsin :)))

Cumalar Hayır, Ömürler Nur Dola....
                                                                                                   pek çok öptüm =)(=

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder